NTV'nin ünlü spikeri Banu Güven'in yollarını kanalıyla ayırması çeşitli cephelerden yorumlar aldı.

İşine neden son verildiği konusunda Banu Güven'den gelen açıklamalara rağmen tartışmalar devam ediyor.

Hürriyet gazetesi yazar Ahmet Hakan, Banu Güven'e neden destek vermediğini köşesinde yazdığı yazıyla açıklama yaptı.

Bir gazetecinin “siyasi tutumu” nedeniyle işinden olmasına tabii ki karşı çıkarım.
Ama bunun için öncelikle o gazetecinin, sadece ve sadece “siyasi tutumu” nedeniyle işinden olduğunu enazından gayet net bir şekilde ortaya koyması gerekir.

SİYASİ TAVRIM NEDENİYLE KOVULDUM DEMELİYDİ

Mesela en basitinden çıkıp “Ben siyasi tavır aldım ve işimden kovuldum” demesi, diyebilmesi gerekir.

En azından kendisinin işine son veren kurumuyla hesaplaşma cesaretini göstermesi gerekir.

BAŞBAKAN'A MEKTUP YAZMASI YAKIŞMADI

Kaybedeceği hiçbir şey kalmamışken bile Başbakan’a “Lütfen bizi biraz daha az korkutabilir misiniz Başbakanım” diye mektup yazmak, en azından iktidar baskısıyla işinden edildiğini ima eden bir gazeteciye yakışmaz.

Kurumunla hesaplaşma, iktidarla hesaplaşma... Sadece “Hükümet bastırdı işinden oldu” efsanesinin beslenipbüyümesine katkı sağlayacak birkaç küçük adım at...

SORU SORAMADI İŞİNDEN OLDU

Bu durumda birilerinin çıkıp da “Mesele belki deperformanstır” deme hakkı doğar.
Ben işte o haktan yararlandım.Fazla abartmayalım: 48 kalem “Banu Güven siyasi duruşu nedeniyle işinden oldu” derken bir kalem de varsın “Banu Güven soru sormayı bile beceremediği için işinden oldu” deyiversin.  Ne olur ki?

Gelelim “Banu Güven’in başına gelen bir gün senin de başına gelir” türünde uyarılarda bulunanlara... Bu türuyarılarda bulunanlara, “Öyle bir durum olursa Banu Güven için gösterilen tepkilerin aynısının benim için degösterilmesine fitim” diyorum, başka da bir şey demiyorum.